26 Ocak 2013 Cumartesi

GABRİELA, KARANFİL VE TARÇIN - JORGE AMADO

15 Mart 2012 Perşembe





Kendime, kendim uygun kitap keşfetmeyi seviyorum.Daha önce yaşadığım ülkede çevremde kitap okuyan arkadaşlarım vardı ve ne okumam gerektiği konusunda her zaman pek çok önerileri vardı. Fakat o zamanlar bile kütüphanelerde ve kitapevlerinde zaman geçirmeyi severdim, saatlerce kitapları karıştırdığımı bilirim. Kendime uygun, hiç kimsenin tavsiye etmediği ve hiç duymadığım kitaplar keşfetmeye bayılırdım.

Şimdilerde, bazen, okuduğum bir romanın satırlarında, hiç duymadığım başka bir romanın adı geçmesi de benim için küçücük bir keşiftir, isimden etkilenip, içgüdüsel bir sezi beni kitabın peşine düşürüyor.
Bir kitapevinde hiç tavsiye edilmemiş ve daha önce duymamış olduğum bir kitap takılır bakışlarıma. Tarif edemiyorum, fakat bir şekilde o kitaba karşı bir çekim gücü hissedebiliyorum...
Bazen, günümüzün sanal dünyasında, bir kitap sitesinde, hiç tanımadığım herhangi bir okurun duymadığım kitap hakkında yorumundan etkilenip bir maceraya sürüklenebiliyorum.
Tanımadığım insanların, kitaplar hakkındaki yorumlarından etkilenip, bir kitabın peşine düştüğümde o kitabı kendim keşfettiğimi sayıyorum. Çünkü bu global ağada o kadar çok insan kitaplar hakkında yazıyor ki...Bu deryadan okumak için bir kitap seçmek, küçücük keşif bana göre.

Elbette ki tavsiye edilen romanları da okumayı seviyorum, özellikle zevkine güvendiğim arkadaşlarımın, tanıdıklarımın beğendikleri kitapları not alıyorum ve sırası gelince okumaya çalışıyorum, biliyorum, ki onların tavsiye ettikleri kitapları çok keyif alarak okuyacağımı.

Yine de kendim keşfettiğim bir kitabın peşine düşme serüveni beni çok heyecanlandırıyor...Adı üstünde serüven...Bu serüvende hayal kırıklığı olabilir, ama okumanın verdiği hazzın doruklarına ulaşma sürprizi de beni bekliyor olabilir.


TARÇIN KOKULU KIZ benim keşfettiğim bir roman oldu. Bir blog sitesinde (http://oklapkutuphanesi.blogspot.com/2010/04/jorge-amado-tarcin-kokulu-kiz.html ) gördüm romanın ismini ve okumak istedim.
Jorge Amado, daha önce hiç okumamıştım. 1912 -2001 arası yaşamış bir Brezilya Yazarı. Sevdim.
Brezilya benim çok merak ettiğim bir ülke, kahve ve kakao çağrıştır bana her zaman.
Okuduğum yorumda şöyle bir not geçiyordu ;"Romanin orijinal adi "Gabriela, Cravo e Canela". Yani "Gabriela, Karanfil ve Tarcin". Dilimize özgün adına sadık kalınmadan, neden "Tarcin Kokulu Kiz" diye cevrildigini merak ettim dogrusu."
Tarçın Kokulu Kız, Yazarın kitabına verdiği isim değil...Ben de merak ettim doğrusu, neden roman ismi böyle çarptırılmıştır.

Romanı, 11 Mart 2011 tarihinde devrettim. Okumam oldukça uzun sürdü, çünkü arada başka kitaplar okudum. Genelde aynı anda tek kitap okumam ve Tarçın Kokulu Kız hep ikinci planda kaldı, fakat her seferinde ona keyifle döndüm.

Güneşli bir romandı diyebilirim, okurken pozitif yüklendiğimi hissettim.

Vıcık vıcık bir aşk romanı değildi. Oldukça gerçekçi, canlı ve hoş bir hikayeyeydi.

Brezilya benim ilgi alanımdaki ülkeler arasında olduğu için okumaktan sıkılmadım.

1920 yılların İlhêus kasabasını âdeta ziyaret etmiş oldum.

Güney Amerika’nın tembel yaşam şekli...

Evde kalmış kızların kurabiyeleri ve sosyal faaliyetleri...

Sıcak ülkenin ateşli insanları...

Bahia bölgesinin, siyasi, ekonomik ve kültürel panaroması fonunda, Gabriela'yı görebildim, Nasib'i hissettim...

Aşk, evlilik, sınırlar, sahiplenmeler, özgürlüğün kısıtlamasının ve tekrar aşkın hikayesi...

Jorge Amado, neden bazen evlilikler aşkı öldürebildiğini, bence çok güzel anlatabilmiş.Evliliğe koşan gençler bence alıp okusunlar…
Romandan en çok sevdiğim pasajla noktalıyorum bu kitap okur maceramı;

'Aşk kanıtlanmaz ve ölçülmez.Vardır o kadar.Bir şeyi anlamamak ya da açıklayamamak onu ortadan kaldırmaz.
Yıldızlar hakkına hiçbir şey bilmiyorum, ama onları gökte görüyorum;gece onlar sayesinde güzel '

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder